Kızıl Kıyamet, Çin’in Türk ve İslam Dünyasını Sömürmesi & Uygur Soykırımı
$14.95
Abdulhakim İdris tarafından kaleme alınan “Kızıl Kıyamet, Çin’in Türk ve İslam Dünyasını Sömürmesi & Uygur Soykırımı” adlı eser Doğu Türkistan’daki Çin baskısı ve zulmünün tarihi köklerinden başlayarak bugün Pakistan, Mısır ve İran gibi ülkelerdeki neo-sömürgeci Pekin rejiminin faaliyetlerine mercek tutuyor.
Description
Kızıl Kıyamet, Çin’in Türk ve İslam Dünyasını Sömürmesi & Uygur Soykırımı
Yazan: Abdulhakim İdris
Uygur Soykırımı konusunda başta İslam dünyası olmak üzere uluslararası kamuoyu neden sessiz? Çin’in Doğu Türkistan’da Müslüman Uygurlar, Kazaklar, Kırgızlar ve diğer Türk halklarına yaptığı soykırımı gündeme getirenlere karşı uluslararası hukuk ve evrensel değerleri çöpe atarak ve bütün diplomatik kuralları yerle bir ederek cevap vermesinin perde arkasında yatan nedir?
Abdulhakim İdris tarafından kaleme alınan “Kızıl Kıyamet, Çin’in Türk ve İslam Dünyasını Sömürmesi & Uygur Soykırımı” adlı eser bu iki önemli soruya cevap niteliğini taşıyor. Bu kitap, Doğu Türkistan’daki Çin baskısı ve zulmünün tarihi köklerinden başlayarak bugün Pakistan, Mısır ve İran gibi ülkelerdeki neo-sömürgeci Pekin rejiminin faaliyetlerine mercek tutuyor.
Bu kitapta;
Dünyada yatırım adı altında Çin Komünist rejiminin ekonomik işgal politikasının nasıl uygulandığı anlatılmaktadır. Buna göre ihaleleri, Pekin destekli finans kurumları üzerinden alınan mali güçle en düşük fiyatı verip kazanan firma Çin’den gelmektedir. Projenin sigortasını Çinli şirket yapmaktadır. Yapımda kullanılacak malzeme ve ekipmanlar, bütün iletişim ve teknoloji alt yapısı ve inşaatta çalışacak işçiler de Çin’den gönderilmektedir. İşçilerin parasının yattığı banka da Çin’dedir. Kısacası Dünya, Çin’den başlayıp Çin’e geri dönen ve tek taraflı kazananın olduğu düzenle ‘eşit kalkınma’ yalanı adı altında neo-sömürgeye tabi tutulmaktadır.
Öte yandan bu eserde detaylı şekilde anlatıldığı üzere, Çin Komünist rejimi tarafından camiler yıkılıp, minareler sökülmüştür. İbadet yerlerinden Allah’ın ve O’nun Resulü’nün isimleri silinmiştir. Kur’an-ı Kerimler toplanmış, çocuklarına Allah lafzını öğretenlerin hapse atılmıştır. İslam dinine yapılan apaçık bu saldırılara rağmen niçin Müslüman ülkelerden ses çıkmamaktadır. İşte burada ekonomik menfaatler uğruna Pekin’in ekonomik uydusu haline yönetimler karşımızda belirtilmektedir.
Uluslararası arenada bilinir hale gelen ve Çin’in eğitim adı altında kamufle etmeye çalıştığı kamplarda bilinenin çok ötesinde zulümler yapılmaktadır. Dört duvar arasında yapılanlara dair şu tanık beyanı dahi yaşanan tablonun vahametini ortaya koymaktadır. “Kampta görevliler kadın, yöneticiler erkektir. Yöneticiler her gün bir grup genç kızı ‘sorgu için’ çağırmaktadır. Fakat aslında onlara tecavüz etmekte ve işkence etmektedir. Cinsel organlarına elektrikli sopaların sokulması gibi ifadesi bile zor zulümler artık rutin hale gelmiştir.” Yapay zeka teknolojileri günlük hayatın cehenneme dönüştürülmesi, hülasa tüm insanlığı kuşatan ‘kızıl-kıyametin’ detayları sayfalar arasında aktarılmaya çalışılmıştır.